Emek ve Özgürlük İttifakı: Kimse Bizi Cepte Görmesin
“Şu meydana bakın.
Burada sana bir oy bile yok.
Biz halkız, biz işçiyiz.
Emek ve Özgürlük İttifakı bugün bu müzikle İstanbul Kartal Meydanı’nda bir araya geldi. Müziğin sözleri, tutuklu HDP eski genel başkanı Selahattin Demirtaş’a ait.
Halkların Demokratik Partisi (HDP), Toplumsal Özgürlük Partisi (TOP), İşçi Hareketi Partisi (EHP), Sosyalist Meclisler Federasyonu (SMF), Türkiye Personel Partisi (TİP) ve Emek Partisi ( EMEP), “Yoksulluğa, savaşa ve zulme son verelim” sloganıyla “Birlikte Değişelim” mitinginde bir araya geldi.
Zeynep Bozkurt ve Selvi Kalır, mitinge katılmak için Bursa’dan geldi. HDP’li genç kadınlar, kapatma davası başta olmak üzere HDP’ye yönelik baskılara karşı mitinge katıldıklarını anlatıyor.
“İrademize sahip çıkmaya geldik”
Bozkur ve Kalır’a göre partinin cumhurbaşkanı adayı göstermesi çok doğru ve yerinde bir karar. Zeynep Bozkurt, önceki seçimlerde CHP’yi desteklediğini belirterek, “Parti Meclisi’nde bize yer vermediler. İhtiyacımız varken bize salon bile vermediler” diyor. HDP aday göstermezse Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığını memnuniyetle karşıladıklarını söylüyorlar ve ekliyorlar: “Bizi kimse cebinde görmesin.”
“Bu kitleyi görmezden gelmek politik olarak uygunsuz”
Burada bir araya gelenlerin ortak amacı “cepte görünmek”. İttifakı destekleyen Sevim Erdoğan ve Birol Kocagöz de hiçbir partide örgütlü olmamalarına rağmen Emek ve Özgürlük İttifakı’nın cehaletine karşılar. Sevim Erdoğan, “Ayrı bir aday olmalı. Bütün bu insanlar yok sayılır mı? Saadet Partisi kadar, Deva Partisi kadar değerli değil mi? Bunu göstermek lazım” diyor Sevim Erdoğan. Birol Kocagöz de HDP’nin adaylığına destek vererek, “HDP bir vakıf değil, siyasi bir partidir. Bu kitleyi yok saymak en hafif tabirle siyaseten uygunsuzdur.”
Sevim Erdoğan’a göre Altı Sofra, “eski kafa”yı, yani devletin bekasını ön planda tutarak hareket ediyor. Öte yandan Emek ve Özgürlük İttifakı hakkındaki düşüncelerini “İyi bir birliktelikti. Pozisyon aramadıkları açık” sözleriyle anlatıyor. Birol Kocagöz de desteklediği ittifakın diğerlerinden daha gerçekçi olduğuna inanıyor.
“Bunlar işçi. Bir çıkış yolu arıyorlar. İttifakın adı emek ve özgürlük. Yeterince açık olduğunu düşünüyorum.”
İşçilere, emekçilere, kadınlara, LGBTİ’lere, öğrencilere, siyasi tutuklulara ve sendikalara sahneden selamlar gönderiliyor. İlk sözü EMEP Başkanı Ercüment Akdeniz alıyor.
“Faşizmi sıradanlaştırmaya çalışıyorlar millet. Burası gürültücülerin meydanı.”
Akdeniz, HDP’ye yönelik kapatma davasını anlatırken meydandan ‘Yuh’ sesleri yükseliyor. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na verilen hapis ve siyaset yasağını hatırlatan EMEP Başkanı, hem meydana hem de Altı Masa’ya sesleniyor.
Emek ve Özgürlük İttifakı olmadan, Diyarbakır olmadan İstanbul’daki ablukayı kıramazsınız.”
DW Türkçe’ye konuşan HDP Ankara Milletvekili Filiz Kerestecioğlu için bu miting, “değişim iradesini göstermek” açısından önemli.
“Demokrasi ile faşizm arasında bir seçim olacak”
Sahneden “demokratik cumhuriyet”, “değişim”, “adalet” mesajları veriliyor. Selahattin Demirtaş’ın adı her anıldığında, alanı dolduran kalabalık hareketleniyor. Ali Bey’in boynundaki atkıda “Ben gerçek bir muhlis mensubuyum” diyen Demirtaş var. “Onsuz olmaz Demirtaş’a özgürlük” dedikten sonra kalabalığa karışıyor.
Ercüment Akdeniz’in ardından kürsüye çıkan HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, tarihi bir seçimin yaklaştığını söylüyor.
“Bu ittifak değişimi mutlaka değiştirecek. Demokrasi ile faşizm arasında tercih yapılacak. AKP-MHP ittifakının fişini çekeceğimiz bir seçim olacak.”
Miting alanında TİP üyeleri Erkan Baş, Sera Kadıgil, Ahmet Şık ve Barış Atay da hazır bulunuyor. Ancak ittifak toplantısı, TİP milletvekilleri sahnede konuşmadan sona erer. TİP’in ittifaktan 20 milletvekili istediği söylenirken, TİP’in yalanladığı iddianın ardından kalabalığa seslenen siyasetçiler arasında TİP’li milletvekilleri yer almadı.
Meydanda genç yaşlı binlerce insan var ama özellikle gençler dikkat çekiyor. Güvenlik nedeniyle adını değiştirdiğimiz Aysu henüz 17 yaşında. Mayıs ayından sonra seçim yapılırsa Aysu ilk kez oy kullanacak. Elinde TİP bayrağı var ama partide örgütlü değil. Oy verebilirse TİP’e oy verecek.
“Sosyalistleri Meclis’te görmek için oy kullanacağım. Meclis’e girmelerini istiyorum, sosyalistlerin sesi daha çok duyulsun istiyorum.”
Aysu, HDP’nin cumhurbaşkanı adayı göstermesi durumunda partisinin adayına oy vereceğini de belirtiyor.
DW Türkçe’nin mitinge katılan HDP kaynaklarından aldığı bilgiye göre, HDP iki hafta içinde cumhurbaşkanı adayını açıklayacak. HDP’li üst düzey kaynaklar, “Bize kızgınlar ama kızacak bir şey yok. Seçimler önemli tabi ama seçimden sonra hayat nasıl olacak? Bilmek istiyoruz.” Miting alanını dolduran HDP’liler de aynı görüşü paylaşıyor.
“Bizi kurtaracak olan bizleriz”
Birsen Baş, Ümraniye’de yaşayan bir HDP işçisi kadındır. Emek ve Özgürlük İttifakı’ndan “Barış İttifakı” olarak söz ediyor. Baş’a göre ülkenin kurtuluşu HDP’nin siyasete aktif katılımının desteklenmesine bağlı.
“Çocuklarımızın geleceği için erkek egemen sisteme hayır demek için buradayız. Ana muhalefet hatasız karşı çıkmadığı için buradayız. AKP-MHP ittifakı ülkeyi mahvetti. Ülkenin umududur. barış ittifakı. Kahraman beklemiyoruz, bizi yine kurtaracak biziz. Bu seçim bir fırsattır.”
Kendisini sosyalist olarak tanımlayan Özgür, herhangi bir siyasi partide örgütlü olmamakla birlikte Emek ve Özgürlük İttifakı’nı desteklemektedir. Miting alanında binlerce kişi olmasına rağmen daha kalabalık mitingi bekliyordu. Bu konuda sitem ediyor. EMEP’ten Güner Kizir, toplanan kalabalığa hakkını veriyor.
“Bu kadar kuşatma altında, bu kadar zor yaşam koşullarında, bu kadar katılım çok iyi. Henüz bölgeye girememiş insanlar var.”
Peki neden bugün mitingde? Tek cümleyle özetleyeceğini söyler ve konuşur.
Önümüzdeki günlerde rahat bir nefes almak için buradayım” dedi.